Yaşam

Kızılcık Şerbeti oyuncuları: Dizi ya tepki alır ya da birleşir

Show TV’de her cuma izleyiciyle buluşan ‘Kızılcık Şerbeti’ dizisinin oyuncuları Müjde Uzman, Doğukan Güngör ve Ceren Karakoç, Ali Sunal’ın moderatörlüğünde Brand Week İstanbul sahnesinde seyirciyle buluştu. Oyuncular dizinin ön yargıları nasıl kırdığını ve hikayenin dönüştürücü etkisini anlattı.

‘Kızılcık Şerbeti’nin en büyük başarısının ‘taraf seçmeden ortada durması’ olduğunu belirten Ali Sunal, oyunculara şu soruyu sordu: “Senaryoyu ilk okuduğunuzda tahminleriniz nelerdi?” diye sordu. Müjde Uzman, “‘Ben direkt varım’ dedim. Çünkü çok açıktı ya çok tepki alırdı ya da ihtiyaç duyduğumuz bir anda sorumluluk alacak birleştirici bir güce sahip olurdu. Çoğu. Bu yüzden sorgulamadan kabul ettim.”

‘Karakterim gereği karşı tarafın fikirlerini anlamaya çalışıyorum’

Dizide Fatih karakterini canlandıran ve böyle bir başarı beklemediğini söyleyen Doğukan Güngör, şu sözleri kullandı:

“Bu işin devam edip etmeyeceğine dair herhangi bir beklentiyle hareket etmedim çünkü her yer insanı etkiledi. Oynadığım karakter ile kendi karakterim hiçbir zaman aynı olmuyor. Bu dizinin dini bir yanının olması ve benim Doğukan rolünü oynamam da çok duygulandırıcıydı. Hayattaki empatime iyi geliyor. Bütün toplumların bir şeylere tutunduğunu düşünüyorum. “Ait olma ihtiyacından dolayı sanki hep karşı tarafa kulaklarımızı, gözlerimizi kapatmışız gibi. Karakterimden dolayı bu tarafın fikirlerini anlamaya çalışıyorum.”

‘YA GÜNAH İŞLİYORUZ YA DA ARTIRACAĞIZ’

“Dizimizin arkasındayız”

Ceren Karakoç ilk etapta duygularını şöyle anlattı: “İlk beş bölümün senaryosu geldi; hepsini tek tek okudum. Hem hikaye hem de bana gelen rol beni çok heyecanlandırdı. Batacak ya da sönecek. İki yıldır büyük bir başarı ile devam eden serimizin arkasındayız.”

‘BİLMEDEN ÖNYARGILARIMI KIRDIM’

‘Kızılcık Şerbeti’nin oyuncuları nasıl dönüştürdüğü sorusuna Müjde Uzman şöyle yanıt verdi: “Daha önce hiç diziye eğitimsel açıdan bakmamıştım. Ama hayata, ülkenin durumuna, dünyanın durumuna baktığınızda, Ondan bir şeyler almak için. Bana daha önce hiç böyle bir karakter verilmemişti. “Karakterimden inanılmaz şeyler öğreniyorum. Farkında olmadan ön yargılarımı kırdım diyebilirim. Hem kişisel hem de sosyolojik olarak farkında olmadığım yargılara vardığımı ve bunların beni ele geçirdiğini, ayılmam gerektiğini fark ettim.”

Ceren Karakoç tam olarak soruyu şu şekilde yanıtladı:

“Küçük bir şehirde büyüdüğüm için o bölgenin insanlarıyla iç içeydim. Farklı kültürlerden insanlar yoktu. Nursema ve ‘Kızılcık Şerbeti’ ile laik aile ile modern aile arasındaki farkı öğreniyorum. Bazen bakıyorum kendi aileme dönüp ‘bağnaz mıydık, yoksa modern miydik?’ diye merak ettim. “Ceren olarak inanılmaz önyargılara ve paradigmalara sahip bir insanım ama artık her şeye çok farklı bakıyorum. Yeni insanlarla tanıştığımda ‘Acaba Alev ya da Nursema gibi bir kız olabilir mi?’ diye merak ediyorum. “Düşünmeye başladım.” (KÜLTÜR VE SANAT HİZMETİ)

haber-dumlupinar.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu